Neden Kitap Okumalıyız ?

 

NEDEN KİTAP OKUMALIYIZ?

     Bir konu hakkında bilgi edinmek, sorunlarımızı kitaplarla daha iyi çözebilmek, bakış açımızı genişletmek, zaman geçirmek, boş vakitleri değerlendirmek için mi kitap okumalıyız? Kimilerine göre bu sorunun cevabı evet, kimilerine göre ise; hayır. Kitap; sayfalarından, içindeki yazılardan ibaret iki kapaklı bir şey değildir. Her kitabın içinde bambaşka dünyaları oluşturan hikayeler, bilgiler vardır. Kitaplar yardımıyla kimi zaman uçan bir halıya biner, bilmediğimiz diyarlara seyahat eder; yeni arkadaşlıklar kurar, kimi zaman hüzünlerimizi kimi zaman ise; neşemizi bu yeni arkadaşlarla paylaşır, asla tanımadığımız evlere konuk oluruz. Tarihin sayfalarında heyecanla koşar adım dolaşır; destanlara, trajedilere tanıklık ederiz. Geçmişin elem verici vakalarını değiştirmeye gücümüz yetmese de geleceğimizi kitaplardan edindiğimiz tecrübelerle inşa ederiz. Bir kitabı okuyup kenara bırakmak, kitabı sadece okuduğumuzu gösterir. Ama kitabı deneyimlemekte okuyan kişiye bağlıdır. Elon Musk, okuduğu kitaplardaki bilgileri deneyimleme şansı olduğunu düşünürmüş.

     Elon Musk, Bill Gates, Harren Buffet gibi liderler düzenli kitap okuyarak başarılarına katkıda bulunduklarını belirtiyorlar. Elon Musk günde beş saat kitap okuduğunu, daha fazla zamanı olsa kitap okumaya devam edeceğini bir çok kez belirtmiş. Onlara göre deneyimlenebilecek kitaplar vardır. Yorgun veya bunalmış oldukları zamanlarda bile kitap okumaya devam ediyorlar. Kitap okuyorum ama faydasını göremiyorum diyorsanız. Sabredin. Geleceğimizi kitaplardan edindiğimiz tecrübelerle inşa ederiz. Çünkü; okudukça kendinizdeki bilgiye, düşünceye, nasıl konuştuğunuza, iletişiminize kadar değişim oluşmaktadır.  Aslında kitabı bir ilaç gibi düşünebilirsiniz. Kitaplar stres gidericidir. Okumaya başladığınızda yorgunluğunuzun geçtiğini hissedersiniz. Okuyan kişilere bilgi verir. Başka evrenlerde, hayatlarda yaşar, onların bir parçası oluverirsiniz.

    Tolstoy'un Diriliş adlı kitabını  okuduğunuzda kalbi Ekaterina Moslova için yanıp tutuşan Prens Dmitriy'le tanışırsınız. Oscar Wilde'nin Dorian Gray'in Potresi adlı kitabını okuduğunuzda kendi güzelliğine aşık olup, onu ne pahasına olursa olsun kaybetmek istemeyen  Dorian Gray'le tanışırsınız. Christy Brown'ın Sol Ayağım adlı kitabını okuduğunuzda ise; Christy'nin hayat mücadelesine şahit olursunuz. Demem o ki; iyi ki kitaplar var.